Son 6 yıldır APRO’da görev yapan Sedat Yalçınkaya kariyerine Genel Müdür olarak devam ediyor. Kendisi ile hem APRO hem de yeni görevi üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Bize biraz APRO’dan bahseder misiniz?
Sedat Yalçınkaya: APRO, 2000 yılında Microsoft teknolojileri uyarınca danışmanlık yapmak ve eğitim vermek için kurulmuş bir organizasyon. Eğitim verilen öğrencilerin çalışmış oldukları kurumlardaki projelere APRO’yu davet etmeleri sonucu firma, kuruluşunu takip eden 5 yıl içinde bir Proje ve Danışmanlık firması haline dönüşmüş. Takip eden 10 yıl içinde de Sistem Altyapıları ile ilgili birçok yazılım ve donanım üreticisinin iş ortaklıklarını alan APRO, anahtar teslim projeler üreten tam bir sistem entegratörü olarak hayatına devam etmiş.
Yıllarca teknik danışmanlık ve eğitmenlik yapmış yönetici otaklarının koymuş olduğu vizyon sonucunda 2014 yılında APRO yeniden bir yapılanmaya giderek özellikle “Software Defined Datacenter’’ teknolojilerine ciddi yatırım yapma kararı alıyor. VMware Türkiye ile ortak çalışma sonucunda APRO yaklaşık bir yıl süren hazırlık dönemi sonrası SDDC teknolojilerinin tamamında uzman haline gelerek VMware Professional Services organizasyonun sadece Türkiye’de değil bölgede önemli oyuncularından biri haline geliyor. İşte tam bu zaman da benim APRO ailesine katıldığım dönem.
APRO, VMware tarafında çok ciddi yatırımlar yapıyor. Bu yatırımların sonucunda da geldiğimiz noktada VMware’ın ülkedeki en yetkin iş ortaklarından bir tanesi. Ayrıca profesyonel servis organizasyonundaki bir partner olarak ticari hayatına devam ediyor. APRO olarak yaptığımız işlerin yaklaşık 90%’ı VMware teknolojileri özelinde gerçekleşiyor. VMware teknolojileri ile ilintili olan diğer teknolojileri de müşterilere sağlayan bir organizasyonuz. APRO’yu kısaca bu şekilde özetleyebiliriz.
Siz hizmet ihracatı da yapıyorsunuz, yani sadece Türkiye sınırlarında değil sanırım?
Sedat Yalçınkaya: Evet, bahsetmiş olduğum VMware Professional Services organizasyonun bir parçası olduğumuz için VMware adına kurulum ve konfigürasyon yapabilmekteyiz. VMware içerisinde bağlı bulunduğumuz METNA bölgesinden dolayı Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirliklerinde ve Dubai’de yine bu bölgenin dışında ise Almanya ve Sırbistan gibi ülkelerde de ciddi projelere imza attık. Bu başarılı projeler neticesinde pandemi öncesi son kez Barselona’da düzenlenen VMworld organizasyonunda VMware Rising Star Partner ödülü ve bölgenin en iyi 5 VMware Servis Organizasyonu firmasından biri seçilerek başlarımızı taçlandırdık. VMware ürününde bağlı olduğumuz bölge itibariyle bu ülkelerde birçok hizmet projesi hayata geçirdik. Sadece bu bölgelerde değil; Almanya ve Sırbistan’da da yaptığımız projeler de oldu. Sonuç olarak lokal projelerimiz dışında hizmet ihracatı yapan, ülkeye bu konuda katma değer kazandıran bir organizasyonuz.
Kadronuza baktığımız zaman burada yapısal olarak bizim sektör üzerinde markalarda satış ağırlıklı, teknik ağırlıklı vs. gibi farklı kadroların ağırlıkları vardır. Sizin ekip yapınız bu açıdan nasıl? Kadro yapınız nasıl ve bu kadroları oluştururken nelere önem veriyorsunuz?
Sedat Yalçınkaya: APRO’da organizasyon olarak yaklaşık 30 kişiyiz. Bu 30 kişinin yaklaşık 3-4 tanesi idari personel, yine 3-4 tanesi satış organizasyonu, geri kalan ekibin tamamı profesyonel mühendislerden ve danışmanlardan oluşan Profesyonel Hizmetler ekibimizdir. Yıllarca sistem entegratörü olarak birçok üretici ile yapılan projelerin tecrübesine ek olarak buradaki arkadaşlarımızda özellikle VMware ile beraber SDDC teknolojileriyle kendilerini geliştirmiş, müşterilerimize ve firmamıza katkı sağlayan bir ekip haline dönüşmüştür. Daha çok yetişmiş kaynak yerine okullarında başarılı yeni mezun arkadaşları ailemize dahil edip, onları işe alıp, yetiştirmek yönünde bir misyon edindik. Kendimizi bu konuda gayet başarılı buluyorum. Bahsettiğim mezunlardan 3. jenerasyon işe alımlarımızı yaptık. Şimdi bu arkadaşlarımızın eğitimleri başladı, evet kolay bir yöntem değil, ama belli aşamaları geçen bu arkadaşlarımızı da yakın gelecekte yine sektöre kazandırmış olacağız.
Teknik açıdan kabiliyeti yüksek bir ekibe sahip olduğunuzu söyleyebiliriz öyleyse değil mi?
Sedat Yalçınkaya: Tabi tabi. Zaten APRO’yu diğer birçok sistem entegratöründen ayıran en büyük fark şuan da vermiş olduğu danışmanlık hizmetlerinin kalitesi ve teknik ekibinin gücü.
Peki bundan sonra APRO’nun gelecekteki yönelimi nedir ve hali hazırdaki yapısını nereye doğru geliştiriyor olacak?
Sedat Yalçınkaya: Şimdi şirket yönetimi olarak konuya çok önem veriyoruz. Çünkü teknoloji olduğu yerde kalmıyor. Biz VMware teknolojilerine yatırım yapmaya başladığımızda VMware’ın ana hatlarıyla 4 adet çözümü varken; şuan 40 tane çözümü var. Öncelikli odak noktalarımızdan bir tanesi tüm VMware teknolojilerinde yetkin olmak. VMware da yeni atılımlar yapan bir firma. Kendi ürünlerine yeni çözümler katıyor, biz de ürünlerle ilgili yetkinlik seviyemizi bir üst seviyeye getiriyor olmalıyız. Onun haricinde teknolojinin ve IT’nin gitmiş olduğu ve hepimizin buna ayak uydurmak zorunda olduğumuz yazılım tabanlı çözümler var. APRO olarak biz de bu tarafta daha fazla nasıl efektif olabiliriz bunun peşindeyiz. Daha önceden bizim gibi sistem entegratörü firmalarda çok fazla olmayan devop ekibi kurmaya başladık. Çünkü bu kadar yazılım tabanlı çözüm ağının içinde; o yazılıma müdahale edebilen, kod geliştirebilen, koda müdahale edebilen bir organizasyona doğru evriliyor olmamız gerekli. En azından kendi içimizde böyle bir ekip olmalı. Bu aralar biraz o tarafa doğru yoğunlaştık. Günümüzün konusu güvenlik! Çok ciddi problem! Bu tarafta “neler yapabiliriz” gibi düşüncelerimiz var. Yol haritalarımızı belirlemeye çalışıyoruz. Ama burada Türkiye’deki son kullanıcıların ve kurumsal firmaların tutumu da önemli. Sadece bizim tek başımıza bir karar verip; “buraya yatırım yapalım” gibi bir şey olmuyor. Biz anlamlı teknolojilere ve müşterilerin ihtiyaçları ne yöne doğru gidiyorsa o noktada yatırım yapmayı tercih ediyoruz.
Uzun bir süredir APRO’dasınız ama burada da yeni bir pozisyon değişikliğiniz oldu, bu konuda neler söyleyebilirsiniz?
Sedat Yalçınkaya: Sektördeki yaklaşık 20. yılımın içindeyim. Bu 20 yıllık süremin çok büyük bir dönemi distribütör organizasyonunda Arena Bilgisayar’da geçti. Arena Bilgisayar’da satış organizasyonunun her kademesinde çalıştım. En son yönetici olarak çalışıyordum. Kişisel gelişimimle ilgili bir değişiklik yapmak adına distribütör organizasyonundan sistem entegrasyonu ekosistemine geçme gibi bir eğilimim oldu. Çünkü teknolojinin ve müşteri deneyiminin çok daha yoğun yaşandığı yerler sistem entegratörleri. Bundan da hiç pişman olmadım, hatta benim için geç alınmış bir karar olduğunu düşünüyorum. Ama doğru bir organizasyonla kesişmek de bu işin temel noktası. APRO ile doğru zamanda ve bir noktada kesiştiğimize inanıyorum. APRO’nun değerli şirket ortakları bu süreçte bana çok destek oldular. APRO’daki iş hayatımda yaklaşık 6 yıldır devam ediyor. Satış organizasyonu ile başladım sonra Genel Müdür Yardımcılığı, şimdi de şirket ortaklarımızdan Bora Bey’in Genel Müdürlüğünün şahsıma devri ile beraber Genel Müdür olarak APRO’daki iş hayatıma devam edeceğim. En büyük amaçlarımızdan bir tanesi yürüyen organizasyonumuzu daha verimli nasıl kullanırız bunun mücadelesi içinde olacağız. Aynı zamanda artık bizim gibi firmalarında kurumsallaşıp önümüzdeki 3-5 yılı planlarken doğru adımları atabiliyor olmamız gerekiyor. APRO’yu içimizdeki o amatör ruhu ve kolej havasını bozmadan daha kurumsal ve organizasyonu sağlam bir firma haline getirmek en büyük hedefimiz olacak.